Telefonunu Sessiz Modda Kullananlar Dikkat: Bilim İnsanlarından Şoke Eden Araştırma

Günümüzde akıllı telefonlar hayatın ayrılmaz bir parçası haline gelirken, onları sessize alma tercihi yalnızca rahatsız edilmekten kaçınmakla sınırlı kalmıyor. Yapılan yeni araştırmalar, sessiz modun insan psikolojisi, dikkat düzeyi ve stresle başa çıkma becerileri üzerinde doğrudan etkileri olduğunu ortaya koydu.

A⁺ Yazı Boyutunu Büyüt A^- Yazı Boyutunu Küçült

Japonya’daki Kenichi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen bir çalışmada, telefonlarını düzenli olarak sessize alan kişilerin daha bilinçli bir yaşam tarzına sahip olduğu belirlendi. Araştırmaya göre bu kişiler, hem iş yaşamlarında hem de günlük rutinlerinde dikkatlerini daha iyi toplayabiliyor ve dış uyarıcılara karşı daha kontrollü bir yaklaşım sergiliyor.

Texas Üniversitesi’nden Doç. Dr. Adrian Ward ise bu davranışın sadece bir tercih değil, aynı zamanda bilişsel bir strateji olduğunu belirtiyor. Ward’a göre, telefonun sesinin açık olması ya da sürekli görüş alanında bulunması, farkında olunmadan zihinsel performansı düşürebiliyor. Sessize alma alışkanlığı ise dikkat süresini uzatıyor, odaklanmayı güçlendiriyor.

BİLDİRİM SESSİZLİĞİ NE ANLAMA GELİYOR?

Araştırmalarda dikkat çeken bir diğer unsur ise, sessiz modun kullanıcıların sosyal ve profesyonel iletişimlerinde sınır çizme becerilerini artırması. Kullanıcılar, her bildirime anında yanıt vermek yerine, ne zaman ve kime yanıt vereceklerine kendileri karar veriyor. Bu da zaman yönetiminde ve iş verimliliğinde önemli kazanımlar sağlıyor.

Ayrıca, telefon kaynaklı bölünmelerin etkisi de göz ardı edilemeyecek düzeyde. Yapılan çalışmalar, bir dikkat kesintisinin ardından işe tam anlamıyla geri dönmenin ortalama 23 dakika sürdüğünü gösteriyor. Telefonlarını sessize alan bireyler, iletişimlerini belirli aralıklarla sürdürerek bu süre kaybını ciddi ölçüde azaltabiliyor.

FARKINDALIK VE SESSİZLİK ARASINDAKİ BAĞLANTI

Sessiz modun yalnızca üretkenliğe değil, içsel farkındalığa da katkı sunduğu belirtiliyor. Sessiz modda çalışan bireylerin aynı zamanda meditasyon, nefes egzersizi gibi zihinsel farkındalık pratiklerine yöneldiği gözlemlenmiş. Bildirimlerden arındırılmış bir ortam, kullanıcıların kendilerine ve düşüncelerine daha fazla odaklanmasını sağlıyor.

Uzmanlara göre farkındalık yolculuğunda ilk adım dışsal uyarıcıları azaltmak. Bu nedenle, telefonu sessize almak, zihinsel dinginliğe geçişin en basit yollarından biri olarak öne çıkıyor.

DAHA AZ SES, DAHA AZ STRES

Kaliforniya Üniversitesi Irvine Kampüsü’nden Bilgisayar Bilimi Profesörü Gloria Mark da bu duruma dikkat çekiyor. Mark, sesli bildirimlerin vücutta istemsiz stres tepkilerine neden olduğunu belirtiyor. Gelen mesajın içeriği önemsiz bile olsa, bu sesli uyarılar zihni meşgul ederek üretkenliği olumsuz etkileyebiliyor.

Sonuç olarak, telefonunu sessize alan bireyler, yalnızca ekranlarına değil, hayatlarına da bir nevi “sessizlik ayarı” getiriyor. Bu alışkanlık, modern dünyanın hızına karşı daha bilinçli, daha huzurlu ve daha üretken bir duruş anlamına geliyor.